Fat chance!
= used to say that there is a very little possibility of something happening.
very little or no possibility, very little likelihood, a very poor chance
not a chance
= (iğneleyici/alaylı bir şekilde)
hiç şansın/şansı yok
çok uzak bir ihtimal, olma/gerçekleşme ihtimali çok düşük/yok denecek kadar az
mümkün değil/imkanı yok
rüyanda görürsün ancak, çok beklersin
* Fat chance he has of getting a promotion.
(Onun terfi alma ihtimali çok düşük/yok denecek kadar az/neredeyse hiç yok.)
(Onun terfi alacağını/onu terfi edeceklerini hiç sanmıyorum.)
(Terfi almayı unutsun/rüyasında görür ancak.)
* You think she'll lend you the money? Fat chance!
(Sana borç vereceğini mi düşünüyorsun/zannediyorsun/bekliyorsun? Hiç şansın yok/boşuna bekleme/çok beklersin.)
* Fat chance I’ll ever get a new car.
(Benim yeni bir araba almam çok zor/imkansız gibi/mucize olur.)
* A fat chance he has of coming in first.
(Birinci gelmesi/olması çok uzak bir ihtimal/pek mümkün görünmüyor.)
(Birinci gelme/yarışı kazanma şansı hemen hemen hiç yok.)
* You think they'll get married? Fat chance!
(Evlenecekler mi diyorsun/evleneceklerini mi düşünüyorsun? Mümkün değil/imkanı yok!)
* Will Hal make you laugh? Fat chance.
(Hal mi seni/sizi güldürecek? Pöhh/mümkün değil/hiç şansı yok.)
* A: I hooked up with Bongo last week at her barbecue.
(Geçen hafta verdiği barbekü partisinde Bongo ile takıldık/birlikte olduk.)
B: You, with her? Fat chance!
(Sen? Onunla? Pöhh mümkün değil/imkanı yok/hayatta inanmam.)
* A: Perhaps they'll invite you.
(Bakarsın/belki seni davet ederler/çağırırlar.)
B: Fat chance.
(Hiç sanmıyorum/çok zayıf bir ihtimal.)
* A: The Red Sox are going all the way this year.
(Red Sox takımı bu sene şampiyon olur/şampiyonluğu kazanır/göğüsler.)
B: Fat chance! They’ll never beat the Yankees!
(İmkanı yok! Yankee'leri asla yenemezler/geçemezler.)
* A: He says that he'll get here on time.
(Geç kalmayacağını/buraya vaktinde/tam zamanında geleceğini/varacağını söylüyor.)
B: Fat chance!
(Hiç sanmıyorum/imkanı yok/mümkün değil.)
* A: Do you think they'll win?
(Ne dersin/sence kazanırlar/kazanacaklar mı?)
B: Fat chance!
(Hiç şanları yok/mümkün değil.)
* Fat chance of that happening!
(Öyle birşeyin olacağını/yaşanacağını/gerçekleşeceğini sanmam.)
(Öyle bir şeyin olması/yaşanması çok zayıf bir ihtimal.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder