15 Eylül 2014 Pazartesi

İngilizce Deyimler ve İfadeler 3

English Expressions & Phrases
Burn a hole in one's pocket/wallet

= (said of something valuable) To cause someone to be tempted to spend money;
  to stimulate someone to spend money quickly;

= (değerli şeyler için kullanılır) bir kimsede para harcama isteğini uyandıran/tetikleyen şey/para harcamaya ayartan/kandıran/kışkırtan/özendiren şey
  harca beni diyen para vb, harcanmayı bekleyen para vb
  para harcatan şey, para harcamanıza neden olan şey, paranızın cebinizden çıkmasına neden olan şey
  (harcama yapmanıza neden olup) bütçenizi zorlayan/finansal olarak sıkışmanıza neden olan şey, masrafa neden olan şey
  cebinizi/cüzdanınızı boşaltan şey, paranızı bitiren şey, pahalıya patlayan/mal olan şey
 

* I had a new credit card that was burning a hole in my pocket, so I went and bought three pairs of new shoes.
  (Beni harcama yapmam için ayartan/kışkırtan/tahrik eden yeni bir kredi kartım vardı, o yüzden ben de gidip üç çift yeni ayakkabı aldım.)

* His inheritance was burning a hole in his pocket.
  (Mirası onu para harcaması için tahrik ediyordu.)

* I had a fifty dollar bill that was burning a hole in my pocket, so I figured I'd go out and have a really good time.
 (Harca beni diyen elli dolarlık banknotum vardı, ben de dışarı çıkıp güzel bir eğleneyim dedim/diye düşündüm.)

* I just got paid today and this money is burning a hole in my pocket.
  (Bugün daha yeni ödeme aldım ve bu para harca beni diyor/harcanmayı bekliyor.)

* - Let's go out and have some fun, I've got some money that is burning a hole in my pocket.
  (Hadi dışarı çıkıp biraz eğlenelim. Harca beni diyen/harcanmayı bekleyen bir miktar param var.)

* The money I got from my parents on my birthday is burning a hole in my pocket! I just can't learn to save money.
  (Doğum günümde annemle babamın verdiği para harca beni diyor. Para biriktirmeyi öğrenemeyeceğim.)

* Cold Winter Will Burn a Hole in Your Wallet. Chilly weather and expensive fuel will make it an expensive winter.
  (Soğuk kış bütçeleri zorlayacak/pahalıya patlayacak. Soğuk hava ve pahalı yakıt maliyetli/masraflı bir kışın yaşanmasına yol açacak/neden olacak.)

* Budget to burn a hole in smokers pockets
  (Bütçe/mali program sigara içenlerin cebini yakacak)

* Don’t Let Car Rentals Burn A Hole In Your Pocket – Check Out These 5 Tips
 (Araba kiralama cebinizi yakmasın/size pahalıya patlamasın/mal olmasın. Bu beş tavsiyeyi inceleyin.)

* 5 ways to refresh your living space on a budget. Decorating doesn’t have to burn a hole in your pocket or take months to complete.
 (Kısıtlı bir bütçeyle oturma odanızı yenilemenin beş yolu. Cep yakmayan ve bitmesi/tamamlanması aylarca sürmeyen dekorasyon)

* 10 Delicious French Food Places That Won't Burn A Hole In Your Pocket
  (Cep yakmayan/bütçenizi zorlamayan on lezzetli Fransız restoranı)


Money burns (burning) in one's pocket/wallet

= It means that if you have any cash, you spend it. You can't hold on to it - it finds its way out of your pocket and into a cash register;
  If someone has money burning a hole in their pocket, they are eager to spend it, normally in a wasteful manner;
  Used when talking about the reckless spending of money;
  An expression decribing someone who spends money as soon as it is earned (The action of spending is usually more important than what you buy.);
  can't stop yourself from spending whatever money you have;
  someone spends money very quickly, someone is stimulated to spend money quickly;
  money that one wishes or intends to spend quickly (often for something frivolous);
  money that is likely to be spent;

= eline para geçtiği gibi (gereksiz) harcayan kimse, para tutamayan kişi, Cebi delik kişi, har vurup harman savuran kişi, para saçan kimse, para harcama meraklısı/hastası kimse
 
* Sally can't seem to save anything. Money burns a hole in her pocket.
  (Sally'nin birikim yapabileceğini zannetmiyorum. Para tutamayan/cebi delik biri/para harcama hastası/meraklısı.)

* If money burns a hole in your pocket, you never have any for emergencies.
  (Eline geçen parayı gereksizce harcarsan/elinde para tutmazsan, acil durumlarda parasız kalırsın.)

* The money has been burning a hole in his pocket and I am sure that he will spend it soon.
  (O cebinde para tutamayan biri ve eminim uzun sürmez o parayı harcar.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder