English Expressions & Phrases
I'll bite
= I'll ask the question you want me to ask
Okay, I will listen to your joke or play your little guessing game;
Okay, I will answer your question;
I'll listen to what you have to say;
= söyle bakalım neymiş? neymiş bakalım?
pekala/tamam soruyorum/sordum işte
* A: I just heard the juiciest piece of gossip!
(Müthiş/çok enterasan bir dedikodu duydum.)
B: OK, I'll bite. What is it?
(Peki söyle bakalım. Neymiş o?)
* A: I heard something interesting about John.
(John'la ilgili enterasan birşey duydum.)
B: Okay, I'll bite. What'd you hear?
(Tamam söyle neymiş bakalım. Ne duydun?)
A: I heard that Helen and him are getting divorced.
(Duyduğuma göre Helen ve o boşanıyorlarmış.)
* John: Did you hear the joke about the used car salesman?
(İkinci el araba satıcısıyla ilgili fıkrayı duymuş muydun/biliyor musun?)
Jane: No, I'll bite.
(Hayır, neymiş bakalım söyle/anlat.)
* A: I'll bet you'll never guess what my husband got me for my birthday!
(Bahse varım ki/iddiaya girerim ki doğum günüm için kocamın bana ne aldığını/aldığı şeyi asla tahmin edemezsin.)
B: A mink coat?
(Vizon manto/kürk mü?)
A: No, something more special than that!
(Hayır, ondan daha özel birşey!)
B: A new car?
(Yeni bir araba mı?)
A: No, no -- something really exciting!
(Hayır, hayır/değil, değil, çok ilginç/enterasan birşey!)
B: Okay, I'll bite -- what did he get you?
(Tamam, söyle bakalım neymiş, sana ne aldı?)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder