19 Mayıs Salı 2015
Sabah 4 buçuğa gelirken kalkıp odamızda sabah namazımızı kılıyoruz.
Bugün yolculuğumuzun son günü, dönüş günü...
Ulu Camiyi ziyaret edip Adıyaman kalesine yani Hısn-ı Mansur Kalesine çıkıyoruz.
Kale park halinde, içinde kafeler var. Şehri panoramik olarak buradan seyredebilirsiniz.
Rotamız Gölbaşı ve Pazarcık üzerinden Maraş'a ulaşıp oradan da İstanbul yolu...
Saat 9 gibi Maraş'tayız. Eve eli boş gitmeyelim, meşhur maraş dondurmasından alıyoruz şoklu paketlerde. Tabi ki de Yaşar pastanesine gelmişken, oturup dondurma yemezsek olmaz.
Maraş'tan çıkarken tarihi Ceylan köprüsüne uğruyoruz. on dakika mola veriyoruz bu güzel taş köprüde...
157 metre uzunluğunda, altı gözlü bir köprü...
Hemen yanında Kılavuzlu Baraj gölü ve köprüsü bulunuyor.
Göksün ve Sarız üzerinden Pınarbaşı'na ulaşıyoruz. Turumuzun ilk günü yakıt aldığımız işletmeden son yakıtımızı alıyoruz.
Durmak yok, yola devam...
Bizi bekleyenler var, bizi özleyenler var, özlediklerimiz var.
Normalde Kayseri'de mantı ve iskender yeme planımız vardı. Ama Maraş'ta yediğimiz dondurma bizi kesmiş. Yemeği Kırşehir'e erteliyoruz.
Saat 15'e gelirken Kırşehir merkeze varıyoruz.
Arabamızı meydana yakın bir yere park edip Lale Camiine giriyoruz. Hem ziyaret, hem ibadet. Öğle namazını kılıyoruz bu güzel camide...
Lale Cami, Melik Gazi kümbetinin hemen yanında. İlk yapıldığında, bir cami olarak değil de bir kervansaray veya bir darphane olarak yapıldığı düşünülüyor. Caminin çatı yapısı ilginç. Çünkü çatı “kırlangıç kuyruğu” şeklinde yapılmış ve bu özelliği ile ülkemizde tek.
 |
| 1250 yapımı Melik Gazi Kümbeti |
 |
| Lale cami |
Kırşehirlilere göre bu cami tam Türkiye’nin ortasındadır.
Tarihin ilk astronomi okuludur. 1271 yapımı..
Günümüzde cami olarak kullanılan bu medresenin dış köşelerindeki sütunlar, uzay araçlarına benzemektedirler. Hatta bunlar dikkatli bakıldığında, gökyüzüne bakan “ateşlenmiş roket figürleri” olarak da dikkati çekiyor.
Cami içindeki sütunlar gezegenlerin sayısını gösteriyor.
Caminin kubbesi cam. Bu kubbeden görünen gökyüzü ve yıldızlar hemen kubbenin altında, caminin içinde bulunan havuzun sularına yansıyor. Zaten minare de bir gözlem yeri olarak kullanılmış.
Minaresindeki yeşil çiniler nedeniyle halk arasında “Cıncıklı cami” olarak da bilinir. Mimari bir şaheser olan taç kapısın hemen yanında, Cacabey’in türbesi var.
Coşkuya biz de katılıyoruz. Standları geziyoruz.
Ahi Evran Camiini de ziyaret ettikten sonra yemeğimizi yiyip yola koyuluyoruz.
Kırıkkale ve Ankara üzerinden Otobana bağlanıyoruz. İkindi ve akşam namazı molaları dışında durmuyoruz.
Gün batımı arabamızı takip ediyor.
Ve dönüş, evime, Pendik'e... Saat 1 buçuk olmak üzere, eve varıyorum..
3616 km...
 |
| 6. gün yol güzergahımız |
1- 3616 km, 4 depo yakıt... Ortalama bir depo yakıt ile 900 km...(Corolla 2013, 1,4, dizel)
2- Seçim döneminde gezdik çoğu kimsenin riskli gördüğü toprakları. İnanın İstanbul'dan hiç bir fark yok güvenlik olarak.. Şehir merkezlerinde de gezdik, köylerde de, küçük ilçelerde de, ara sokaklarda da....
Bu abartma niye? İnsanın aklına Batıdakilerin bu bölgeyi gözden çıkarmalarının amaçlandığı geliyor.
Gidin oralara ve gezin. İnsanları çok sıcak... Evet polis ve asker sevilmiyor çoğu yerde... Kendilerinde haklı sebepleri var.
Gidin ve bağ kurun... Aynı ülkenin insanları olduğunuzu gösterin, hissettirin.
3- 6 günlük gezimizde her şey dahil 3 kişi, kişi başına 860 tl harcadık. Buna yeme, içme, otel, yakıt vs dahil....
4- Turu organize eden bendenizi kesinlikle üzmeyen, programa uyan, saatinde kalkıp yatan yol arkadaşlarıma çok teşekkürler...
5- Konkimin diğer oğlu Artvin'de yapar inşallah askerliğini.. Bir gezi de oraya düzenleriz bu bahaneyle... Eeee hak geçmesin...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder